13 Ağustos 2012 Pazartesi

Günlük No: 3




"Herkes kahraman olamaz. Kimilerinin de onları alkışlaması gerekir" buyuran W.Rogers-gillere 
arka çıkar gibi sokağa fırladığım çok oldu.

- Gel ve avuçlarımı patlat; eğer becerebilirsen elbet, der gibi buradayım demenin tüm imkanlarıyla çevreme baktığım, evet çok oldu.

Sık tekrar ettiğim bir meydan okuma değildir. Zira meydan okumak, sağlam bir rakibin gerekliliğini de taşır yanında her daim.(Aksi durumda orada olmak, abesle iştigal etmekten öteye gidecek değildir,bilirim.) Bir an için olsun umutsuzluğa düşüp de kaybedeceğimi düşündüğüm bir savaşa girmeyeli çok oldu. Savaştan uzak kalanın suretler karşısında bozgundan kurtulması muhtemel değil elbet. Bundan sebeptir ki beklenen gelmiyorsa eğer, ya elma olmamıştır ya da dal yeterince yorulmamıştır henüz. Ne derler bilirsiniz: Gayret bizden, tevfik Allah' tan.


***

Şimdi biraz başa alalım ve tam yerinde duralım. Evet burası iyi, duralım lütfen.

***


Tesbih taneleri gibi dizilir bulutlar bazen, bir duayı tamamlar gibi art arda: Allah uzun ömür versin; yüreğin balı, ağzın tadı daim olsun.' Şehir Mektupları isimli kitaptan mimari ile ilgili bir saptamayı alıntılayıp tebessüm ederek bitirmekten alıkoyamamak kendini tam olarak şöyle bir şey:

"Arada bir böyle, bozkırda pınar misali eserler de olmasa, hepten umutsuzluğa kapılacağız sanki." Tıpkı böyledir işte bazı insanlar, iyi ki vardırlar.